TÜRKİYE’nin yeni nesil mobil iletişim teknolojisi 5G’ye geçiş sürecindeki ‘5G Yetkilendirme İhalesi’, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nda (BTK) başladı. İhalede, 700 MHz frekansında A1 paketinde Turkcell, A2’de Vodafone, A3’te Türk Telekom; 3,5 GHz frekansında ise B1 paketinde Turkcell, B2’de Türk Telekom, B3’te Vodafone en yüksek teklifi verdi.
5G mobil elektronik haberleşme altyapılarının kurulması, işletilmesi ve hizmetlerin sunulmasına ilişkin yetkilendirme ihalesine yönelik teklif dosyaları, Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ, TTMobil İletişim Hizmetleri AŞ (Türk Telekom) ve Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. temsilcileri tarafından İhale Komisyonu’na teslim edildi. İhale kapsamında, 700 MHz ve 3,5 GHz frekans bantlarında yer alan toplam 400 MHz’lik frekans, 2 milyar 125 milyon dolar asgari değer üzerinden işletmecilere tahsis edilecek. İşletmeciler, 11 farklı frekans paketinden kendi stratejilerine en uygun olanları alabilmek için ayrı ayrı teklif verdi. İhalede, 700 MHz frekansında A1 paketinde en yüksek teklifi 429 milyon dolarla Turkcell, A2’ye 426 milyon dolarla Vodafone ve A3’e 425 milyon dolarla Türk Telekom verdi. 3,5 GHz frekansında ise B1 paketine en yüksek teklifi 214 milyon dolarla Turkcell, B2’ye 209 milyon dolarla Türk Telekom ve B3’e 201 milyon dolarla Vodafone verdi.
‘5G İLE YEPYENİ BİR DEVİR BAŞLAYACAK’
BTK Başkanı ve İhale Komisyonu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, bugün tarihi bir ana tanıklık ettiklerini belirterek, ” Türkiye’nin 5G çağına adım attığı bu an, sadece teknolojik bir geçiş değil; ülkemiz için stratejik bir dönüm noktası aynı zamanda; çünkü 5G ile yepyeni bir devir başlayacak. Elektronik haberleşme sektörü; makineler arası iletişim, yapay zeka, artırılmış gerçeklik, otonom sistemler ve robot teknolojilerin temel altyapısı haline gelecek. 5G sayesinde M2M, yani makineler arası haberleşme ve IoT, yani nesnelerin interneti uygulamaları her zamankinden daha etkin hale gelecek. Kullanıcılar yüksek kaliteli, kesintisiz bir dijital deneyim yaşayacak. 5G’nin etkileri yalnızca iletişim alanıyla sınırlı kalmayacak. Enerji verimliliği, çevre kirliliğinin önlenmesi, su ve arazi kullanımının optimize edilmesi gibi alanlarda; tarım, ulaşım, sağlık, şehircilik, medya ve eğlence gibi sektörlerde büyük bir dijital dönüşüm yaşanacak, yenilikçi çözümlerin önü açılacak” dedi.
Ayrıca, yerlilik ve millilik konusunun en önemli gündemleri olduğunu vurgulayan Karagözoğlu, “Bu projeyi, 5G’nin donanım ve yazılım ihtiyaçlarına yerli ve milli imkanlarla cevap verebilmek amacıyla geliştirdik. Bakanlığımızın, BTK’nın ve TÜBİTAK’ın desteğiyle yürütülen bu proje kapsamında; 5G altyapıları için kritik öneme sahip 5G çekirdek şebekeyi, 5G baz istasyonunu, 5G’ye özel yönetim, servis ve operasyon yazılımlarını, 7-13 GHz bandında çalışan radyolink ürünlerinin ilk prototiplerini tamamen yerli imkanlarla geliştirdik” diye konuştu.
‘TÜRKİYE’NİN KENDİ GELECEĞİNİ KENDİ ELLERİYLE İNŞA ETME İRADESİNİN TESCİLİ’
Karagözoğlu, “Bugün itibarıyla, 3 işletmecimize tahsis edilen toplam frekans bandı 549,2 MHz seviyesinde bulunuyor. Tamamlanan ihale ile işletmecilerimize tahsis edilen frekans bandı 400 MHz daha artmış olacak. Bu da kapasitemizde yüzde 72,8 oranında bir artış anlamına gelecek. İşletmecilerimiz, yeni yetkilendirmeleri çerçevesinde 1 Nisan 2026 tarihinden itibaren ülke genelinde 5G hizmetini sunmaya başlayacak. Bugün attığımız adım, bir frekans tahsisi ya da yatırım olmanın çok ötesinde; Türkiye’nin kendi geleceğini kendi elleriyle inşa etme iradesinin tescili” dedi.