İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Can Holding yetkilileriyle ilgili “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “yönetme”, “kurulan örgüte üye olma”, “suçtan elde edilen mal varlığı değerlerini aklama” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçlamalarıyla soruşturma devam ediyor.
Soruşturma kapsamında hakimliğin 20 Eylül’de verdiği tutuklama kararında, Kenan Tekdağ’ın “malvarlığı değerlerinin gayrimeşru kökenlerini gizlemek” ve “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak” suçlarını işlediği, Adnan Yıldız, Mustafa Şahin, Nurettin Paksoy ve Tuncay Şahin’in de “suçtan elde edilen malvarlığı değerlerini aklamak” ve “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak” suçlarından tutuklandıkları belirtildi.
Kararda, şüpheliler hakkındaki iddialar kolluk raporları, ifadeler, gizli tanık beyanları, tutanaklar, MASAK raporları ve vergi teknik raporlarına dayanılarak yapılmıştır.
Can Holding şirketlerinin şüpheliler Kemal Can ve Mehmet Şakir Can liderliğindeki suç örgütünün mal varlıklarını aklama amaçlı faaliyet gösterdiğine dair tespitlerin olduğu belirtilen yazıda, şüpheli Kemal Çimen’in örgüt hiyerarşisi içinde sahte faturalar düzenlenerek aklama faaliyetlerine karıştığı kaydedildi.
Metinde, tape kayıtlarında Kemal Çimen’in oğlu Devran Çimen’e yapılan para aktarımlarına dair bilgilerin yanı sıra, şüpheli Devran Çimen’in Doğa Okulları yetkilisi olduğu ancak bazı sorulara cevap veremediği ifade edildi.
Devran Çimen’in şirketlerin devir süreçleri ve yöntemleri hakkında bilgi verememesi sonucunda, aklama faaliyetlerine katılımı belirlenmesi üzerine Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmanın yetkisizlik kararı ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği aktarıldı.
MASAK VE EMNİYET RAPORLARI
Metinde, 22 Ağustos 2024 tarihli MASAK raporunda suç gelirlerinin aklanması ve önlenmesine ilişkin bilgilere yer verildi.
Şüpheli Tuncay Şahin’in örgüt yöneticileriyle amaç birliği içinde hareket ettiğine yönelik değerlendirmelerin olduğu ifade edilen yazıda, Paksoy’un sigara kaçakçılığı gelirlerinin aklanması sürecinde rol aldığı belirtildi.
Yazıda, Mustafa Şahin’in örgüt liderlerinden aldığı talimatlar doğrultusunda hesap işlemlerini yürüttüğüne dair tespitler bulunmaktadır.
Adnan Yıldız’ın, kaçakçılık eylemlerinde örgüt liderleriyle işbirliği içinde olduğu ve aklama faaliyetlerine katıldığı iddialarına gizli tanık beyanı ile vurgu yapıldı.
MEHMET KENAN TEKDAĞ’A İLİŞKİN TESPİTLER
Yazıda, Mehmet Kenan Tekdağ’ın medya kanadından sorumlu olduğu, Can ailesiyle ilişkisi olduğu ve Park Holding’de üst düzey yöneticilik yaptığı bilgilerine yer verildi.
Tekdağ’ın, Can Yayın Holding’e satılan Show TV, Habertürk TV gibi kuruluşlarda Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev aldığı ve örgüt yöneticileri adına şirketleri yönettiği belirtilen yazıda, Can grubu ile Ciner Grubu’nun çıkarları doğrultusunda hareket ettiği aktarıldı.
Can grubu ve Mehmet Kenan Tekdağ’ın üst düzey şirketler aracılığıyla yasa dışı gelirlerin aklanması ve farklı kişiler üzerinden yürütülen işlemlerle ilgili tespitler yapıldığı metinde ifade edildi.
Beyanlara göre, şüphelilerin suç işlediğine dair kuvvetli deliller bulunduğu ve kaçma, delil karartma şüpheleri nedeniyle tutuklama kararı verildiği belirtilmiştir.
